Kudüs
"Şarkın en canan sultanı" kendisine anılan Selahaddin Eyyubi kabilinden Haçlılardan kurtarılan Kudüs'ün doğusu İsrail işgali dolayısıyla ağır birlikte süreçten geçiyor.
Müslümanların önce kıblesi Mescid-i Aksa’nın da içre toprak almış yer aldığı şehri 638’de Bizans işgalinden kurtaran İslam’ın ikinci Halifesi Hazreti Ömer, Kudüs’ün önce fatihi oldu.
Hazreti Ömer'in halifeliği zamanında fethedilmesinin arkası esna uzun uzun müddet Müslümanların hakimiyetinde artan Kudüs, Birinci Haçlı Seferi böylecene 1099’da baştan Hristiyanlar kabilinden karışma edildi.
Kudüs’ü prangalarından kurtaran as Selahaddin Eyyubi, 1138’de Irak’ın Tikrit şehrinde dünyaya geldi.
Genç yaşında Büyük Selçukluların Halep Atabeyi Nureddin Mahmud Zengi’nin komutanlarından bulunan amcası Esedüddin Şirkuh’un hizmetine girdi. Amcasıyla 3 kere Mısır’a sefere çıkan Selahaddin Eyyubi, hem Fatimiler hem Haçlılara erinç uğraş etti.
Amcasının Mısır veziri olmasından çelimsiz müddet sonraları yaşamını kaybetmesinin arkası esna Selahaddin Eyyubi, 1169'da amcasının namına geçti. Selahaddin Eyyubi, elan sonraları Mısır'da hükümranlık devam eden Fatimi devletini ortadan kaldırarak 1171’de Eyyubiler devletini kurdu.
"Kudüs karışma altındayken ego nite gülebilirim ki"
Kudüs'ü fethinden eski yaşamı ilişkin nice menkıbe mevcut Sultan Selahaddin, mukaddes şehri Haçlıların esaretinden kurtarmayı planlıyordu.
"Kudüs karışma altındayken ego nite gülebilirim ki" lafıyla hafızalara kazınan Selahaddin Eyyubi, Eyyubiler devletini kurduktan sonraları mukaddes şehirdeki işgale sonuç hasretmek düşüncesince harekete geçti.
Birinci Haçlı Seferi kararında kurulan ve mukaddes şehri karışma altında markajcı Kudüs Krallığı ordusu ile Selahaddin Eyyubi’nin komutasındaki İslam ordusu, 4 Temmuz 1187’de bugün İsrail’in kuzeyinde toprak meydan Taberiye Gölü civarlarında erinç karşıya geldi.
Tarihte "Hıttin Savaşı" kendisine aşina muharebeyi Selahaddin Eyyubi’nin askeri dehası yardımıyla İslam ordusu kazandı.
Kudüs Krallığının askeri gücünün iri seviyede namevcut edilmiş yer aldığı Hittin Savaşı, Kudüs’ün fethinin de alternatifini açtı.
Selahaddin Eyyubi komutasındaki ordu, Hıttin zaferinden kestirmece 2,5 ay sonraları 20 Eylül 1187’de karışma altındaki Kudüs’ü kuşattı. Kudüs aşığı Sultan Selahaddin, abluka esnasında şehre dokunca gelmesini engel olmak düşüncesince iri uyanıklık gösterdi.
Ünlü komutanın Kudüs'ü destek olmak düşüncesince abluka sırasında, "Kudüs'ün, Allah'ın mukaddes saydığı beldelerden birisi olduğuna iri birlikte inancım vardır. Sizin de kutsallığına inandığınız bu beldeye çevirme ve savaşın gerektirdiği yollarla atak eylemek ve dönüşmek istemiyorum." ifadelerini kullandığı söylenti edilir.
Kuşatmayı kıramayan Kudüs’ün işgalci komutanı İbelinli Balian'ın 2 Ekim 1187’de şehri Eyyubilere doğrulama etmesiyle Kudüs’teki 88 salname Haçlı işgali sona erdi.
Haçlılarca bozma edilen Mescid-i Aksa’yı zat elleriyle süpüren ve gül yağıyla yıkatan Selahaddin Eyyubi, Harem-i Şerif’i Hristiyanlara ilgilendiren sembollerden arındırdı.
Fethin arkası esna Kubbetu’s Sahra’daki haçın indirilmesiyle 88 sene süresince duyulmayan ezan sesi esasen kentin semalarında yankılanmaya başladı.
Şehre nice işaret kazandıran Sultan Selahaddin, Halep'ten getirttiği minberi Mescid-i Aksa'ya yerleştirdi. Adına öyküler dizilen ve "Selahaddin Minberi" kendisine isimlendirilen bu zamanı işaret Kudüs'ün fethinin simgelerinden birisi durumuna geldi.
Mescid-i Aksa’nın içerisinde toprak meydan Kıble Mescidi, 1969 senesinde Denis Michael Rohan ünlü Avusturalyalı bağnaz birlikte Yahudi’nin saldırısına verilen kalmış, onun çıkardığı tutkun sonucu, mescitteki Selahaddin Minberi ile lodosluk duvarı ağız ağıza yanmıştı.
Ürdün Kraliyet Divanı kabilinden Ürdün’deki El-Balka Uygulamalı Bilimler Üniversitesinde aslına akıllıca kendisine yaptırılan acemi minber 2007'de Kıble Mescidi'ne konuldu.
Kudüs'ü İslami kimliğine baştan kavuşturdu
Filistinli müverrih Rubin Ebu Şemsiyye AA muhabirine icra ettiği açıklamada, Haçlıların işgali esnasında Kudüs'teki binaların iri birlikte kısmının yıkıldığını ve yerlerine Hristiyanlığa ilgilendiren yapıların düz yazı edildiğini belirtti.
Ebu Şemsiyye, Sultan Selahaddin'in Kudüs'ü, fethinden sonraları kenti Haçlıların ortadan kaldırdığı İslami yapısına arka kavuşturduğunu anlatım etti.
Selahaddin Eyyubi'nin İslam coğrafyasının ayrımlı bölgelerinden baş döndürücü sayıda Müslüman'ı Kudüs'e yerleşmeye motivasyon ettiğini kaydeden Ebu Şemsiyye, "Türkiye, Irak ve Fas'ın da aralarında bulunmuş yer aldığı bölgelerden ailelerin gelip Kudüs'e yerleşmesini motivasyon ederek hem sakinleri bununla beraber yapılarıyla kentin İslami kimliğe kavuşmasını istedi." dedi.
Ebu Şemsiyye, Sultan Selahaddin'in Kudüs'ü Haçlılardan almasının İslam dünyası düşüncesince ikinci kat Kudüs'ün fethedilmesi anlamına geldiğini anlatım ederek, şunları aktardı:
"Doğu Kudüs'ün Müslümanlar düşüncesince en mukaddes üçüncü site olması ve Haçlıların elinde kalması biçiminde İslam dünyasının anne kentlerinden birtanesini kaybedecek olması kadar nedenlerle fetih, İslam dünyası düşüncesince iri birlikte gaye taşıyordu."
Selahaddin Eyyubi'nin Kudüs'ü Haçlılardan aldıktan sonraları önce kendisine Mescid-i Aksa'yı baştan İslami kimliğine kavuşturduğunu dile getiren Ebu Şemsiyye, bunun arkası esna kenti baştan düz yazı ve düzeltme emek harcamaları yaptığını kaydetti.
Doğu Kudüs İsrail işgalinin boyunduruğu altında
Sultan Selahaddin'in özgürleştirdiği Kudüs'ün doğusu 1967'den buyana İsrail'in işgali altında bulunuyor.
İsrail, işgalin arkası esna Doğu Kudüs'ün demografisini dönmek düşüncesince şehirde 13 gayrikanuni Yahudi yerleşme ünitesi düz yazı etti.
Filistinli kaynaklara göre, Doğu Kudüs'teki gayrikanuni Yahudi yerleşme birimlerinde 220 bine DOĞRU Yahudi yerleşimci eğleşme ediyor.
Doğu Kudüs'teki Filistinlilerin nüfusunun ise 350 ila 370 bin ortada yer aldığı dile getiriliyor. Bu da İsrail işgalinin arkası esna kentteki nüfus bilimsel binanın nite çabucak bozulduğunu gözler önüne seriyor.
Filistinlilerin evleri yıkılmaya bitmeme ediyor
İsrail birlikte taraftan Doğu Kudüs'te Yahudi yerleşimcilerin nüfusunu gelişigüzel güzeşte sene artırırken, öbür taraftan şehirde canlı Filistinliler düşüncesince de ayrışık güçlükler çıkarıyor.
Bu zorlukların başlangıcında ise "imar izni" geliyor. İsrail yönetimi arazilerin ilişkin acemi birlikte ev bina eylemek talip Filistinlilere "imar izni" dair ağırlık çıkarıyor.
"İmar izni" kabul eylemek düşüncesince Filistinlilerin arada sırada senelerce beklemeleri gerekiyor.
Bunun beraberinde Doğu Kudüs'te "imar izni" olmaksızın düz yazı edilmiş yer aldığı nedeni öne sürülerek Filistinlilere ilgilendiren evler devir zamane İsrail güçlerince yıkılıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Koordinasyon Ofisinin (OCHA) verilerine göre, İsrail yönetimi bu sene Doğu Kudüs'te çoğunluğunu evlerin oluşturduğu Filistinlilere ilgilendiren 117 yapıyı yıktı, 210 kişiyi yerinden etti.
Filistinliler sürme tehdidiyle erinç karşıya
Yıkımların beraberinde Doğu Kudüs'teki baş döndürücü sayıda Filistinli karı İsrail'in sürme planının hedefinde.
İsrail'in Doğu Kudüs'teki sürme planının hedefindeki mahallelerin başlangıcında Şeyh Cerrah ve Silvan geliyor.
Ramazan ayında çıkan vakalarda gündeme mevrut Şeyh Cerrah'ta 27 Filistinli aile, evlerinin "Yahudilere ilgilendiren araziye" düz yazı edilmiş yer aldığı iddiasıyla İsrail'in sürme tehdidiyle erinç karşıya.
Uluslararası kamuoyundan mevrut baskılar dolayısıyla İsrail Şeyh Cerrah'taki sürme planını şimdilik dondurmuş kadar görünüyor.
Mescid-i Aksa'nın doğrudan güneyindeki Silvan Mahallesi'nde ise 2 bin 200'den birlikte tomar Filistinli de "imar izni bulunmadığı yahut Yahudilerin arazisine düz yazı edildiği" iddiasıyla evsiz kalma korkusuyla yaşıyor.
